Bu eserde devasa pembe güllerin ardında gizlenmiş bir karakter dikkat çeker. Önünde bir kısmı yazılı diğer kısmını ise göremediğimiz bir mektup ve uzun zamandır aynı yerde durduğu anlaşılan mürekkebi akmış tüy bir kalem durmaktadır.
Mum ışığı gülleri aydınlatmaya yetmiş olsana bize karakterin yüzünü göstermez. Bu yüzden esere bakan izleyiciler kendi ruh dünyalarının bir yansımasını bulacaklardır. Sanatçı bu eserde hüznün hâkim olduğunu hissetse de kimi izleyicilerin umudu gördüğünü dile getirmiştir.